1996 yılında gittiğimiz bir fotoğraf gezisiyle tanıdım Cumalıkızık Köyü’nü… Bildiğim bir mekandı ama. 1994’de yayımlanan Kurtuluş Dizisi sayesinde… Devlet Tiyatroları’nda tanıdığım bir çok kişinin rol aldığı bir dizi ile… Ne mutlu ki, şimdiki haline gelmeden birkaç kez görme şansım oldu… Şimdi gittiğimde ise hafta içinde ya da soğuk havalarda gitmeyi tercih ediyorum… 🙂

Cumalıkızık Köyü

Bursa merkezden kalkan dolmuşlarla yaklaşık 30 dakikalık bir yolculuk sonunda ulaşabiliyorsunuz köye… Dolmuş şehrin merkezinden yukarı doğru çıktıkça, manzaralar da yavaş yavaş değişiyor. Şehir merkezinde başlayıp köy meydanında tamamlanan bu kısa yolculuğun sonunda, kendinizi bir anda yüzlerce yıl öncesinde, orijinal dokusunu yitirmemiş bir Osmanlı Köyü buluveriyorsunuz.

Cumalıkızık Köyü

Köy meydanında köy geçmişine ait eşyaların sergilendiği bir de müze var. Köyde; Haziran ayında ‘Ahududu Şenliği’ yapılıyor. Cumalıkızık Evleri; moloz taş, ağaç ve kerpiçten ve genelde üç katlı. Üst katlardaki pencereler kafesli veya cumbalı. Giriş kapılarındaki kulplar ve tokmaklar dövme demirden yapılır. Evler sarı, beyaz, mavi, mor renklere boyalı. Evlerin arasında kaldırımsız, taş döşeli, çok dar sokaklar bulunuyor.

Cumalıkızık Köyü

İlk geldiğimde, evlerin çoğu boş, kırık camları, açık kapıları olan, terk edilmiş bir köy olarak karşımıza çıkmıştı. 1964 yılında kestane ağaçları, bir hastalıktan köyün gençlerini göçe zorlamış. Sonrasında da zaten heryerde olduğu gibi, büyükşehirlere göç hastalığına insanlar kapılmış. 🙂 Bayram olması sebebiyle bir kaç genç görebilmiştik. Ardından, turizm patlaması oldu resmen… Keşke olmasaydı dedirtiyor bana…

Cumalıkızık Köyü

UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Cumalıkızık’ın kuruluş hikayesinin 1300’lü yıllara kadar uzandığı biliniyor. Osmanlı’nın erken dönem sivil mimari örneklerine ev sahipliği yapan köy, bu dönemde Uludağ çevresine kurulan yedi kızık köyünden biri.

Cumalıkızık Köyü

O zamanlar dağ eteklerinde kurulan köyleri tanımlamak için ‘kızık’ sözcüğü kullanılıyormuş. Bu köylerden Cumalıkızık, Derekızık, Hamamlıkızık, Fidyekızık ve Değirmenlikızık olmak üzere beşi günümüze kadar ulaşmış. Aralarında orijinal dokusuna en yakın şekilde korunmuş olanı ise Cumalıkızık. Osman Gazi’nin, köyün kurulduğu günün Cuma günü olması sebebiyle, bu köye “Cumalıkızık” adını vermiş diye biliniyor…

Cumalıkızık Köyü

Köyde 250’yi aşkın ev bulunuyor; ancak restorasyonlarla birlikte bu evlerin hemen hemen yarısı kullanılır durumda. Köy aslında bundan birkaç sene öncesine kadar çok da bilinmiyormuş. 1994’de Kurtuluş Dizisi, ardından da 2002-2004 yılları arasında yayınlanan Kınalı Kar dizisi ile ünlenen köy, o dönemden itibaren ziyaretçi akınına uğramaya başlıyor.

Cumalıkızık Köyü

Sonrası ise maalesef; restore edilen evler, kapı önlerinde yerel lezzetlerin ve el yapımı eşyaların sıralandığı tezgahlar, pansiyona dönüştürülen konaklar, cafeler…

Cumalıkızık Köyü

Özellikle Bursa’lılar, hafta sonları uzun ve keyifli bir kahvaltı için köyü tercih ediyorlar. Siz de köye hafta sonu giderseniz, saat 10.00’dan sonra çoğu cafede yer bulamama gibi bir durumla karşılaşabilirsiniz.

Cumalıkızık Köyü

Cumalıkızık’ta köy kahvaltısının başrolünde ise gözleme var… Elde açılmış, tazecik ve lezzetli yufkası, peynirli, patatesli, kıymalı, ıspanaklı gibi türleriyle kahvaltı sofranızı şenlendiriyor gözlemeler. Köy meydanı ve çevresinde, gözleme yiyip kahvaltı edebileceğiniz yerler sıralanıyor. Bulanlar Kınalı Kar Konak’ın restoranında saç kavurma ve mantıdan oluşan akşam yemeği ise kahvaltısından daha çok yer etti aklımızda…

Cumalıkızık Köyü

Birgün, şehir kalabalığından uzaklaşıp doğal, samimi ve biraz da nostaljik bir deneyim yaşamak için Yolcu Yolunda Gerek! Cumalıkızık’ın tarihi sahnesinde, kendinize bir rol kapmak için geç kalmayın!

Cumalıkızık Köyü

Cumalıkızık Köyü

Cumalıkızık Köyü

Cumalıkızık Köyü